Sitemize üye olarak beğendiğiniz içerikleri favorilerinize ekleyebilir, kendi ürettiğiniz ya da internet üzerinde beğendiğiniz içerikleri sitemizin ziyaretçilerine içerik gönder seçeneği ile sunabilirsiniz.
Sitemize üye olarak beğendiğiniz içerikleri favorilerinize ekleyebilir, kendi ürettiğiniz ya da internet üzerinde beğendiğiniz içerikleri sitemizin ziyaretçilerine içerik gönder seçeneği ile sunabilirsiniz.
Üyelerimize Özel Tüm Opsiyonlardan Kayıt Olarak Faydalanabilirsiniz
Qualcomm Snapdragon 8S Elite Sızdırıldı
Meta CEO’su Mark Zuckerberg, Trump yönetimi ile ilişkilerini güçlendirmek ve eski başkanın müttefikleriyle bağ kurmak adına cesur bir hamle yaparak UFC Başkanı Dana White’ı Meta’nın yönetim kuruluna atadı.
İçindekiler
ToggleDonald Trump’ın, 2020 başkanlık seçimleri sırasında Mark Zuckerberg’i kendisine karşı komplo kurmakla suçlamasından sadece dört ay sonra, Zuckerberg’in Trump ile ilişkileri iyileştirmek için ciddi adımlar attığı görülüyor.
Trump’ın 2024 seçim zaferinin ardından Zuckerberg, Mar-a-Lago’da başkanlık geçiş ekibiyle bir araya geldi ve Trump’ın yemin törenine 1 milyon dolar bağış yaptı. Meta’da, üçüncü taraf doğruluk kontrol programı kaldırılarak göç ve toplumsal cinsiyet gibi konular üzerindeki içerik sınırlamaları hafifletildi. Ancak Zuckerberg’in Trump yönetimiyle uyum sağlama çabaları bununla sınırlı kalmadı.
Bu hafta Zuckerberg, UFC Başkanı Dana White’ı Meta’nın yönetim kuruluna dahil ederek büyük bir adım daha attı. Bu hamle, White’ın Trump’ın en yakın ve en etkili müttefiklerinden biri olması nedeniyle stratejik bir hamle olarak değerlendirildi.
Dana White ile Donald Trump arasındaki ilişki, 2001 yılına kadar uzanıyor. UFC zor zamanlar geçirirken, Trump, Atlantic City’deki Taj Mahal kumarhanesini UFC etkinliklerine ev sahipliği yapmak için açtı. White, bu yardımı sık sık dile getirerek, Trump’ın UFC’ye verdiği desteğin önemini vurguladı.
White, Trump ile birlikte Air Force One’da seyahat etti, kampanyalarında etkin rol oynadı ve Trump’ın zafer konuşmalarında sahne aldı. Bu durum, White’ı yalnızca bir spor yöneticisi değil, aynı zamanda politik bir figür haline getirdi.
Dana White’ın Meta yönetim kuruluna atanması, yalnızca Trump ile ilişkileri güçlendirme stratejisi olarak görülmüyor. Meta’nın resmi basın açıklamasında, White’ın yanı sıra John Elkann ve Charlie Songhurst’un da yönetim kuruluna katıldığı açıklandı. Zuckerberg, bu isimlerin Meta’nın yapay zeka, giyilebilir teknoloji ve insan bağlantıları gibi alanlarda ilerlemesine yardımcı olacağını belirtti.
Ancak Dana White’ın bu alanlarda deneyimsiz olması, onun atanmasını eleştirilere açık hale getirdi.
Meta çalışanları, White’ın atanmasıyla ilgili endişelerini ve esprilerini şirketin iç iletişim platformu olan Workplace üzerinden dile getirdi. Çalışanlar:
Meta, çalışanların yaptığı bazı eleştirileri “iletişim yönergelerini ihlal ettiği” gerekçesiyle sildi. Bu durum, Meta’nın ifade özgürlüğü konusundaki söylemleriyle çeliştiği gerekçesiyle şirket içinde ve dışında eleştirildi.
Trump ve White arasındaki bağ, yalnızca politik bir ittifak olarak kalmadı; bu ilişki, spor, iş dünyası ve sağ popülist hareketlerin kesişiminde yeni bir kültür yarattı.
Mark Zuckerberg, 2022 yılında MMA’ye olan ilgisini artırdı ve bu spor, White ile Zuckerberg arasında bir bağ oluşturdu.
White ayrıca, Zuckerberg ve Elon Musk arasında 2023’te gerçekleşmesi planlanan ancak iptal edilen bir dövüş organizasyonu düzenlemeye çalıştı.
Mark Zuckerberg’in Trump yönetimine yaklaşma çabaları, yalnızca Dana White’ın atanmasıyla sınırlı kalmadı. Meta, içerik moderasyon politikalarını Trump’ın taleplerine göre yeniden düzenledi ve “politika içeriklerini hafifleterek” Trump’ın beğenisini kazandı.
Trump, geçtiğimiz hafta yaptığı bir açıklamada, Meta’nın bu değişimlerini övdü ve “Meta gerçekten büyük bir yol kat etti” dedi.
Mark Zuckerberg, Meta’yı yalnızca teknoloji dünyasında bir dev olarak konumlandırmakla kalmıyor, aynı zamanda politik bir güç merkezi haline getirmek için adımlar atıyor. Dana White’ın atanması, yalnızca Meta’nın Trump ile ilişkilerini güçlendirme çabası olarak görülmüyor, aynı zamanda Meta’nın politik ve kültürel etkisini artırmayı hedeflediği bir strateji olarak değerlendiriliyor.
White’ın atanması, Meta’nın hem içeride hem dışarıda eleştirilmesine neden olurken, Mark Zuckerberg’in Trump yönetimine olan yaklaşımının sonuçları ilerleyen yıllarda daha net görülecek.
Siz bu gelişmeler hakkında ne düşünüyorsunuz? Yorumlarınızı paylaşın!
Yorum Yaz