SEC’den Resmi Açıklama: Kripto Para Madenciliği Yasallaşıyor Mu?

ABD Menkul Kıymetler ve Borsa Komisyonu (SEC), kripto para madenciliğinin menkul kıymet teklifi kapsamında değerlendirilmeyeceğini resmen duyurdu. 20 Mart 2025’te yayımlanan açıklamada, özellikle Proof-of-Work (PoW) mekanizmasına dayalı madencilik faaliyetlerinin ABD federal menkul kıymet yasalarına tabi olmadığı belirtildi.

Bu karar, kripto sektöründeki hukuki belirsizliklere son vererek madencilik faaliyetleri yürüten şirketler ve bireysel madenciler için büyük bir rahatlama sağladı.

SEC: Madencilik Menkul Kıymet Tanımına Uymuyor

SEC’den Resmi Açıklama: Kripto Para Madenciliği Yasallayaşıyor Mu?

Kripto para madenciliği, özellikle Bitcoin gibi PoW tabanlı blok zincirlerinde, işlem doğrulamak ve ağı güvence altına almak için hesaplama gücünün kullanılmasını içeriyor. Madenciler, bu faaliyetler karşılığında yeni kripto varlıklarla ödüllendiriliyor.

SEC, madencilik faaliyetlerinin Howey Testi kriterlerini karşılamadığını belirtti. ABD’de bir varlığın menkul kıymet sayılabilmesi için yatırımcının kazanç beklentisinin başkalarının girişimci veya yönetsel çabalarına dayanması gerekiyor.

Ancak, madenciliğin doğrudan bireysel çabaya ve hesaplama gücüne dayandığını vurgulayan SEC, bu nedenle madencilik faaliyetlerinin menkul kıymet olarak değerlendirilmeyeceğini açıkladı.

SEC sözcüsü konuyla ilgili şu ifadeleri kullandı:

“Madencilik, bireysel çaba ve hesaplama gücü gerektiren bir süreçtir. Bu nedenle ABD federal yasalarına göre madencilik faaliyetleri menkul kıymet teklifi kapsamına girmez.”

Ayrıca, madencilik havuzlarının da menkul kıymet kapsamı dışında olduğu belirtildi. SEC’ye göre, madencilik havuzlarından elde edilen ödüller bireysel katkıya dayandığı için menkul kıymet tanımına uymuyor.

Kripto Para Madenciliği Yasallayaşıyor Mu?

SEC’nin bu kararı, madencilik faaliyetlerinin yasal statüsünü netleştirerek, yatırımcı güvenini artıran önemli bir adım olarak değerlendiriliyor. Özellikle büyük ölçekli madencilik çiftlikleri işleten şirketler ve bireysel madenciler için ek düzenleyici yükümlülüklerden kaçınmak anlamına geliyor.

Son dönemde ABD’de kripto sektörüne yönelik düzenleyici tutumda değişiklikler dikkat çekiyor.

Ocak 2024’te spot Bitcoin ETF’lerinin onaylanması,

DeFi platformlarına yönelik kılavuzların yayınlanması,

İki partili destekle kripto yanlısı politikaların gündeme gelmesi,

kripto piyasasına daha olumlu bir yaklaşımın benimsendiğine işaret ediyor.

SEC’nin açıklamasına rağmen, diğer kripto faaliyetleri üzerindeki düzenleyici belirsizlik devam ediyor.

Proof-of-Work madenciliği menkul kıymet sayılmasa da,

Staking hizmetleri,

İlk token arzları (ICO) gibi faaliyetlerin menkul kıymet yasalarına tabi olabileceği belirtiliyor.

Bu nedenle, kripto para şirketlerinin iş modellerini yasal çerçevede dikkatle değerlendirmesi gerektiği vurgulanıyor.

SEC’nin madencilikle ilgili menkul kıymet kapsamı dışında olduğuna dair net kararı, kripto sektöründeki genişlemeyi hızlandırabilir ve kurumsal yatırımcı ilgisini artırabilir. Ancak, staking ve merkeziyetsiz finans (DeFi) faaliyetlerine yönelik düzenleyici belirsizliklerin sürmesi, piyasada daha fazla düzenlemenin geleceğine işaret ediyor.