Sitemize üye olarak beğendiğiniz içerikleri favorilerinize ekleyebilir, kendi ürettiğiniz ya da internet üzerinde beğendiğiniz içerikleri sitemizin ziyaretçilerine içerik gönder seçeneği ile sunabilirsiniz.
Sitemize üye olarak beğendiğiniz içerikleri favorilerinize ekleyebilir, kendi ürettiğiniz ya da internet üzerinde beğendiğiniz içerikleri sitemizin ziyaretçilerine içerik gönder seçeneği ile sunabilirsiniz.
Üyelerimize Özel Tüm Opsiyonlardan Kayıt Olarak Faydalanabilirsiniz
Miyazaki: FromSoftware Hikaye Odaklı Projelerden Vazgeçmiyor
7 Nisan 2025’te açıklanan yeni bir keşif, Güneş Sistemi’nin en sıra dışı gezegeni Uranüs hakkındaki bilgilerimizi kökten değiştiriyor. Uluslararası bir astronom ekibi, Hubble Uzay Teleskobu’nun 10 yılı aşkın aurora gözlemlerini analiz ederek, gezegenin iç dönüş hızını 1000 kat daha hassas ölçtü. Peki bu rakamlar neden bu kadar çarpıcı?
İçindekiler
ToggleBilim insanları, Uranüs’ün atmosferinde dans eden kutup ışıklarını (auroralar) bir “kozmik saat” gibi kullandı. Enerjik parçacıkların manyetik kutuplara çarparak yarattığı bu ışık şovları, gezegenin derinlerindeki dönüş ritmini ele verdi. Fransa’daki Observatoire de Paris’ten Laurent Lamy liderliğindeki ekip, bu yöntemle Uranüs’ün bir tam turunu 17 saat 14 dakika 52 saniye olarak hesapladı. Bu, 1986’da Voyager 2’nin ölçümünden tam 28 saniye daha uzun!
Yeni ölçüm, gezegen bilimcileri uzun süredir uğraştıran kritik bir sorunu çözdü. Eskimiş dönüş verilerine dayanan koordinat sistemleri, manyetik kutupların izini kaybetmeye neden oluyordu. Lamy, “Artık 40 yıllık aurora verilerini karşılaştırabilir, hatta planlanan Uranüs görevlerine hazırlanabiliriz” diyor. Peki Hubble olmasaydı bu mümkün olur muydu?
Uranüs’ün soluk auroralarını yakalamak, ancak Hubble’ın ultraviyole hassasiyeti ve 10 yılı aşkın süreli istikrarlı gözlemleri sayesinde başarıldı. Ekip üyeleri, “Bu kadar düşük ışık seviyelerinde periyodik sinyali yakalamak, adeta samanlıkta iğne bulmaktı” itirafında bulunuyor. Peki diğer gezegenlerden farkı neydi?
Gezegenin manyetik alanı, 98 derecelik aşırı eğimi ve dönüş ekseninden kaymış olmasıyla Güneş Sistemi’nde benzersiz. Bu tuhaf yapı, auroraların öngörülemez danslarına yol açıyor. Yeni keşif, sadece dönüş hızını değil, bu manyetik “karakter bozukluğunun” sırlarını da aydınlatıyor. Acaba bu bilgiler, NASA’nın planladığı Uranüs Orbiter görevine nasıl yön verecek?
Nature dergisinde yayınlanan çalışma, artık tüm astronomların kullanacağı yeni bir referans sistemi yarattı. Hubble’ın uzun soluklu gözlem kapasitesi, 2030’lu yıllarda planlanan Uranüs misyonları için kritik veriler sağlıyor. Belki de yakında, bu buz devinin yan yana dönen halkalarına yakından bakacağız!
Yorum Yaz