Sitemize üye olarak beğendiğiniz içerikleri favorilerinize ekleyebilir, kendi ürettiğiniz ya da internet üzerinde beğendiğiniz içerikleri sitemizin ziyaretçilerine içerik gönder seçeneği ile sunabilirsiniz.
Sitemize üye olarak beğendiğiniz içerikleri favorilerinize ekleyebilir, kendi ürettiğiniz ya da internet üzerinde beğendiğiniz içerikleri sitemizin ziyaretçilerine içerik gönder seçeneği ile sunabilirsiniz.
Üyelerimize Özel Tüm Opsiyonlardan Kayıt Olarak Faydalanabilirsiniz
Kuantum ‘Kelebek’ İlk Kez Gözlemlendi
Bilim dünyası, erken çocukluk dönemi anılarının gizemini çözmeye bir adım daha yaklaştı. Yapılan yeni bir araştırma, bu anıların beyinde saklı kaldığını ve doğru yöntemlerle geri çağrılabileceğini ortaya koydu.
İçindekiler
ToggleCornell Üniversitesi’nde gerçekleştirilen çalışmada, 4 ila 25 aylık bebeklerin beyin aktiviteleri fMRI ile izlendi. Bebeklere gösterilen yüz, nesne ve manzara fotoğraflarının, hipokampüste kaydedildiği ve görsel uyaranlara tepki verildiği tespit edildi. Araştırma, 12 aylık bir bebeğin bile belirli anıları kodlayabildiğini kanıtlayarak, “bebeklik amnezisi” kavramını (erken anıların kaydedilmediği teorisi) temelden sarstı.
Özellikle hipokampüsün aktif olduğunun insanlarda ilk kez kanıtlanması, bu bölgenin gelişiminin tamamlanmadığı için anıların kaydedilemediği yönündeki geleneksel görüşü de çürüttü. Fareler üzerindeki önceki çalışmalarla paralellik gösteren bulgular, insanlarda da erken dönem anılarının uyaranlarla geri çağrılabileceği ihtimalini güçlendirdi.
Araştırma, Alzheimer, demans veya travmatik amnezi gibi hafıza kaybı yaşanan durumlarda saklı anıların geri kazanımı için yeni tedavi yöntemlerinin geliştirilmesine kapı aralıyor. Uzmanlar, beynin bu “erişilemeyen” anılarının kurtarılmasının nörolojik bozukluklarla mücadelede çığır açabileceğini belirtiyor.
Çalışma, ebeveynlerin “Çocuğum bu deneyimi hatırlamayacak” endişesini de azaltıyor. Uzmanlara göre, bebeklik döneminde yaşananlar davranışsal ve duygusal gelişimde kritik rol oynuyor. Araştırmanın başyazarı Dr. Tristan Yates, “Anıların hatırlanamaması, silindiği anlamına gelmiyor. Bu izler bilinçaltında varlığını sürdürüyor ve doğru sinyallerle erişilebilir hale gelebilir” açıklamasını yaptı.
Yorum Yaz